15 Mart 2016 Salı

GİTMA ZAMANI-ARET VARTANYAN


"Hazır mısın?"
"Hiçbir zaman hiçbir şeye hazır olmadım."
"Korkuyor musun?"
"Korkmadığım anım da olmadı."
"Neden buradasın?"
"Nerede olduğumu hiç bilmedim. Belki de olabileceğim başka bir yer yoktu." 
"Başlayalım mı?"
"Her başlangıç bir son… Yeni bir sona başlayalım."


Bir yanda Zâhir, bir yanda Bâtın… Bir yanda görünen dünya, bir yanda insanın ötesi, evrenin varoluşu… Bir yanda bireyin günlük yaşam akışı içinde kendini, çevresindeki karakterleri ve bulunduğu yaşamı sorgulayan bir hikâye; diğer yanda felsefik ve ruhani sırları irdeleyen, kadim bilgileri ve bilgeleri bugüne taşıyan gizemli, mistik bir yolculuk… Bir yanda ağacın altında uyuyan Yedi, denizden çıkan çift başlı düalite, zaman ustası saatçi, bilge simyacı, Schrödinger'in kedisi, mahkeme salonuna doluşmuş düşünürler ve daha nice ezoterik kahraman... Diğer yanda aşk, tutku, aldatma, entrika ve yaşam kavgası…


Kitapları ve insan odaklı çalışmalarıyla milyonlarca ruha dokunan Aret Vartanyan, daha önce denenmemiş tarzda kaleme aldığı bu romanında yüreğiyle mantığı, gerçekle illüzyon arasında sıkışan insanlığı kendi içinde bir yüzleşmeye davet ediyor
.

İlkokulda kitap okumaya yeni başladığımız dönemlerde bilmediğimiz kelimelerin sözlükte anlamlarını bulurduk.Bu bizim kelime haznemizi geliştirirdi.Uzun zamandır kitap okurken acaba bu kelime ne demek diye merak ettiğim kitap elime almamıştım.Bu kitapla yine böyle bir kenara kelimeleri not edip anlamlarına bakma gibi bir ihtiyaç duydum(Kitabın dili ağır değil hemen korkup kaçmayın:)Ben yeni duyduğum bir kelimenin anlamını merak ederim, ondan böyle bir şey yaptım)
Zahir ile Batın...Bu iki kelimeyi merak ettim önce.  "Zahir" gözümüzle gördüğümüz her şey, “Bâtın” dediğimiz şey de, bu göz ve kulakla, beş duyuyla algılayamadığımız her şey...Yani Bâtın, gördüğünün, algılayamadığın yanıdır.
Bu iki kelimenin anlamını öğrendim.Sonra bir baktım, kitabın Batın bölümlerinde o kadar ilginç şeyler anlatılıyor,farklı konular üzerine felsefe yapılıyor ki sonra onları araştırmaya başladım.Okudukça birçok satırın altını çizmek istedim.Tabi benim böyle huylarım olmadığı için bir de kitabıma kıyamadığım için yapmadım :)
Sonra Selim'in hayatı anlatılmaya başlandı Zahir kısımlarında.Selim'in hayatı ise görünen kısımdı,bildiğimiz çoğu romanlarda okuduğumuz kurgusal hayat.
Açıkçası kitabı okuma sürem çok uzun oldu.Kitaba başladığım ilk anda 40-45 sayfa okuyup bıraktım.Bir hafta sonra elime tekrardan aldım.Sonra yine okuyup yine bir kenara bıraktım.Bu böyle bir süre devam etti.Ama ilginçtir ki o kadar ara vermeme rağmen kitabı okumamak gibi bir şey düşünmedim.Çünkü ben bir kitaba ara verip devam etmezsem bir daha o kitabı okuyamıyorum.Velhasıl kelam sonunda kitabı bitirdim.Belki de bu şekilde okumam daha iyi oldu,gerçekten sindirerek okuduğumu düşünüyorum.Eğer ilk başladığınızda sıkılırsanız(Batın kısımları ilk sayfalrda çok uzundu,aralarda ben de sıkıldım tabi ama )  bir şans verin bir süre sonra hoşunuza gitmeye başlayacaktır.Şimdi biraz da kitaptan alıntılarla devam edelim.

Bir sonraki kitapta görüşmek üzere,kendinize güzel bakın...

"İnsan,doğaya bakarken,şehirlerin sokaklarında gezerken,binalara,tarihi eserlere bakarken,müzeleri dolaşırken sembollere dikkat ederse,zihinde bambaşka ufuklar açabilir.Çünkü görünmeyen,ustalıkla görünene işlenmiştir,görebilen gözler için..."

"İnsan hem şimdide,hem gelecekte hem de geçmişte bulunabilir: Yaşadığımız şimdi,aslında bir öncesinin geleceği ve aynı zamanda da bir an sonrasının geçmişidir.Geçmiş ve gelecek yoktur,sonsuz bir şimdi vardır.""En yakıcılardan biri olan hidrojen ,en iyi yanıcı oksijen ile birleşip suyu oluşturuyor.Tek başına oldukça zararlı olan sodyum ve klor,bir araya geldiğinde tuzu yaratıyor.Hayata bağlayan en önemli unsurlardan birisi oluveriyor.İki zıt özdeki uyumda birleştiğinde,görünende muhteşem bir uyum yaratır."Aslında eklemek istediğim bir sürü alıntı olsa da bu kadar yeter diyorum :)Son olarak da kitapta bulunan Mevlana'nın sözüne yer vermek istiyorum :"Dün hayaldir,yarın bir vehim,bugünse elinin altında...O halde ne yapacaksan şimdi yap."